2022 yılından itibaren her yıl yeniden gerçekleştirilen araştırmaya göre ruhsal sağlık önemli diyenlerde azalma, bedensel sağlık önemli diyenlerde ise artış olduğu görülüyor. 2022 yılında ruhsal sağlık daha önemlidir diyenler yüzde 81,8 iken bu oran 2023'te yüzde 79,8'e geriledi. 2024 yılında ise Türk halkının yüzde 73,8'i ruh sağlığını önemli bulurken, yüzde 26,2'si bedensel sağlık daha önemlidir cevabını verdi.
Genç katılımcıların yüzde 61,8'i de ruh sağlığından yana gözüküyor
Yaş gruplarına göre araştırma sonuçları incelediğinde 55 yaş ve üzerindekilerin yüzde 75,1 ile ruhsal sağlığı bedensel sağlıktan daha önemli görüyor. Benzer şekilde 18-34 yaş aralığındaki genç katılımcıların yüzde 61,8'i de ruh sağlığından yana gözüküyor.
Araştırmada inancın ruh sağlığı üzerindeki etkileri de araştırılıyor ve katılımcılara soruluyor. Buna göre Türk halkının yüzde 75,2'si, inancın ruh sağlığı üzerinde etkili olduğu kanaatinde. Yüzde 17,3'ü inancın ruh sağlığı üzerinde herhangi bir etkisi bulunmadığını, yüzde 7,6'sı ise inancın ruh sağlığına olumsuz etkisi olduğunu düşünüyor.
Kadınların yüzde 75,3'ü, erkeklerin yüzde 75'i inancın ruh sağlığına olumlu etkisi olduğunu düşünüyor
Cinsiyete göre ruh sağlığında inancın etkisi incelediğinde kadın ve erkeklerde benzer bir yaklaşım olduğu görülüyor. Kadınların yüzde 75,3'ü, erkeklerin yüzde 75'i inancın ruh sağlığına olumlu etkisi olduğunu düşünüyor.
Yaş gruplarına göre değerlendirildiğinde 35-54 yaş aralığı yüzde 83,1 ile inancın ruh sağlığına olumlu yönde etkisi olduğunu belirtiyor. Ardından yüzde 78,4 ile 18-34 yaş grubu yer alıyor. 55 yaş ve üzerinin yüzde 59,8'i inancın ruh sağlığına olumlu yönde etkisi olduğunu düşünüyor ve yüzde 32,2'si ise inancın ruh sağlığına etkisi yoktur diyor.
Türkiye genelinde 2 bin 24 kişinin katıldığı ve 25 - 29 Ocak tarihleri arasında yapılan araştırma, kantitatif araştırma yöntemlerinden CAWI tekniği ile 'Areda Survey'in Profil Bazlı Dijital Paneli' kullanılarak gerçekleştirildi.