TBMM Genel Kurulu’nda Maden Kanunu kabul edildi
TBMM Genel Kurulu‘nda Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin ikinci bölümünde yer alan maddeleri kabul edildi. Böylelikle 16 maddeden oluşan teklif, maddeler üzerine muhalefet milletvekillerinin verdiği önergelerin reddedilmesinin ardından kanunlaştı. Kanun teklifine göre yeni düzenlemeler şöyle, Uluslararası Maden ve Rezerv Raporlama Komisyonu (UMREK) koduna göre raporlama zorunluluğu sadece ‘IV Grup’ maden işletme ruhsatları açısından devam edecek. Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) arama ruhsatı olan madenlerin UMREK Koduna göre rapor hazırlama şartı aranmayacak. Diğer taraftan içme- kullanma suyu temin edilen rezervuarlar ve sulak alanlar, Kıyı Kanunu kapsamında kalan kıyı ve sahil şeritleri hariç olmak üzere denizler, baraj gölleri, suni göller ve tabii göller, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca yenilenebilir enerji kaynak alanı olarak ilan edilen alanlarda imar planı yapılmaksızın yenilenebilir enerji üretim santralleri kurulabilecek.
DOĞAL GAZ SIVILAŞTIRILACAK
Genel Kurul’da kabul edilen kanun teklifinde yer alan bir diğer maddede ise Doğal Gaz Piyasası Kanunu’na, ‘Doğal gazın sıvılaştırılması’ tanımı eklenerek, Türkiye’nin doğal gazda ticaret merkezi olma hedefleri çerçevesinde yerli üretim ve farklı kaynaklardan ithal edilen veya ithal edilecek doğal gazların ülke sınırları içerisinde sıvılaştırılarak dünya piyasalarına LNG olarak pazarlanabilmesi amaçlanıyor. LNG tesislerinin işletilmesi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının görüşü alınarak Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) tarafından yapılacak düzenlemede yer alan usul ve esaslara göre belirlenecek. Mevcut depolama tesislerindeki kapasite artışları veya yeniden yapılacak tesisler, kullanım oranları veya rekabet koşulları dikkate alınarak düzenlemenin sisteme erişime ilişkin hükümleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının görüşü alınarak Kurul kararı ile belirli bir süre muaf tutulabilecek. Depolama şirketleri verecekleri hizmetlere ilişkin birim bedelleri ve tesis kapasitelerini yayımlamak zorunda olacak.
YEKA YARIŞMALARI BAKANLIK TARAFINDAN BELİRLENECEK
Elektrik Enerjisi Üretim Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun’da yapılan değişiklikle, Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) yarışmalarına ilişkin usul ve esaslar, ilgili yarışma şartnamesinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından belirlenecek. Yarışma sonucunda oluşan fiyat veya bedel, yarışma şartnamesinde belirlenecek süre boyunca YEK Destekleme Mekanizması kapsamında değerlendirilecek.
ENERJİ VERİMLİLĞİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİKLER YAPILDI
Kanun Teklifi, Enerji Verimliliği Kanunu’na, ‘Başvuru sahibi’, ‘Spesifik enerji tüketimi’ ve ‘Karbon yoğunluğu’ tanımlarını ekledi. Enerji verimliliği projelerinin desteklenmesi, enerji veya karbon yoğunluğunun enerji tüketimini azaltılmasıyla ilgili uygulamalara yönelik usul ve esaslara göre bakanlık tarafından 15 milyon lirayı geçmemek kaydıyla bedellerin en fazla yüzde 30 oranında desteklenecek. Bu kapsamdaki destekler hibe veya faiz desteği şeklinde verilecek. Destek bedeli her yıl, bir önceki yıla ilişkin ilan edilen yeniden değerleme oranında, takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılacak.
Çelik: Sayın Cumhurbaşkanımız iade-i ziyaret gerçekleştirecek
AK Parti Sözcüsü Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in görüşmesine ilişkin yazılı bir değerlendirmede bulundu. Çelik, “Sayın Cumhurbaşkanımız CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’in ziyaretinden memnuniyet duymuşlardır. Olumlu bir havada geçmiştir ziyaret. Sayın Cumhurbaşkanımız, diyaloğun devam etmesi gerektiğini belirtmişlerdir. Kendi takvimlerine uygun bir zamanda iade-i ziyaret gerçekleştireceklerdir’’ ifadelerini kullandı.
Bakan Yumaklı: Her 10 orman yangınından 9’u insan kaynaklı
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ‘Orman Benim’ projesi kapsamında Muğla’da düzenlenen etkinliğe katıldı. Ula ilçesi, Gülağzı Mahallesi’nde yapılan programa Bakan Yumaklı’nın yanı sıra Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Muğla Valisi İdris Akbıyık, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, AK Parti Muğla milletvekilleri Kadem Mete, Yakup Otgöz, AK Parti MKYK Üyesi Yelda Erol Gökcan, şarkıcı Murat Kekilli ile çok sayıda protokol üyesi ve öğrenciler katıldı. Program İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
‘YANGINLARIN OLUŞMASINI ENGELLEYECEK KABİLİYETE SAHİBİZ’
Etkinlikte konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Bizlerin geleceğini şekillendirecek olan iklim kaynaklı ve çevresel felaketler karşısında elimizdeki en güçlü kalkanımız ormanlarımız, yeşilimiz, yeşil vatanımız. Yaz aylarının gelmesiyle beraber yangın tehdidinin arttığını hepimiz biliyoruz artık bunun farkındayız. Geçtiğimiz dönemlerde, yıllarda yaşadığımız ağır tecrübeler sebebiyle, dolayısıyla iklim değişikliğinin en çok etkilediği ülkelerden birisi olarak Türkiye iklim değişikliğinden kaynaklı orman yangınlarının riski ve tehdidi altında. Ancak, alınacak önlemlerle hangi sebeple olursa olsun bu yangınların oluşmasını engelleyecek kabiliyete sahibiz. Çok sevgili kardeşlerim, ‘Orman benim’ kampanyasıyla bugün Türkiye’mizin 81 ilinde bir farkındalık, bir algıyı yükseltmeye çalışmasını inşallah burada hep birlikte başlatmış olacağız. Amacımız erken ve etkili mücadelelerle orman yangını riskini engellemek, yangınla mücadeledeki en büyük başarının orman yangını çıktığında ona müdahale ile söndürmek değil, orman yangınının çıkmasını engellemek olduğunun altını çizmek istiyorum” dedi.
‘ORMANLARIN TEMİZ TUTULMASI HAYATİ ÖNEM TEŞKİL EDİYOR’
Bu konuda toplumun bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi faaliyetleri yılın 12 ayı devam ettiğini belirten Bakan Yumaklı, “Elbette bunun yanı sıra bir takım teknik çalışmalar da var. Orman yangınlarıyla mücadelede en önemli hususlardan birisinin de ekosistemimizi buna dayanıklı hale getirmek olduğunu biliyoruz. Bu kapsamda, ağaçlandırma faaliyetlerimizi de yine yangına dayanıklı yapraklı türlerle, yaban hayatı için besin kaynağı da oluşturacak meyveli ağaçlarla birlikte yeni ağaçlandırma alanları oluşturmaya gayret ediyoruz. Ancak unutmayalım ki, her 10 orman yangınından 9’u insan kaynaklıdır. Ormana atılan atıklar maalesef ki, bu yangınların büyümesi ve ilerlemesine en büyük sebep teşkil ediyor. Bunun için ormanlarımızın temiz tutulması hayati önem teşkil ediyor. Ülkemizin orman varlığının toplam yüz ölçümünde yüzde 30’luk bir orana denk geldiğini düşünürsek eğer çöplerden, atıklardan ya da yangının başlamasına ya da ilerlemesine sebep olacak olan malzemelerden, materyallerden, cisimlerden temizlenmiş olması son derece kıymetli. Cam gibi, plastik gibi, ya da kağıt vesaire atıkların orman yangınlarına sebep olduğunun başlıca sebeplerinden bir tanesi olduğunun da altını çizelim. Artık değerli kardeşlerim, bu mücadeleyi yediden yetmişe tüm vatandaşlarımızla adeta bir milli mücadele ruhuyla gerçekleştirmeye başladık. Bu yöndeki gayrete, cesarete ve desteğe çok çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“Orman yangınlarında cesaretini yakından tanıdığımız, ağaçlandırma kampanyalarına yediden yetmişe çok yüksek bir katılımın olduğu çok çok önemli ve değerli katkıların olduğu bir milletin mensubu olmaktan da gurur duyduğunu ifade etmek istiyorum” diyen Bakan Yumaklı, şunları söyledi:
“Bizler ormanlarımızı geçmişten miras değil, gelecekten emanet aldığımızı hep söyleriz. Dolayısıyla orman benim kampanyası da geleceğimizi şekillendirecek önemli bir etkinlik olarak bugün başlamış olacak. Biliyoruz ki, biz bu hassasiyeti eğer göstermezsek gelecek nesillerimize bırakacağımız çok daha iyi bir miras olmayacaktır. Benim bu kampanyanın başarılı olacağına dair hiçbir şüphem ve endişem yok. Çünkü yeşile sevdalı bu ülkenin insanları bugünden itibaren önümüzdeki çok riskli aylarda gerekli hassasiyeti gösterecektir. Gelecek, ‘Orman benim’ diyenlerle birlikte olacaktır.”
Bakan Yumaklı’nın konuşmasının ardından etkinliğe katılan şarkıcı Murat Kekilli de sahneye çağırdı. Kekilli de konuşmasında, ‘Anadolu Benim’ şarkısını ‘Orman Benim’ şarkısına dönüştürdüğünü ve bundan da büyük keyif aldığını belirtti. Daha sonra alandaki dev ekranda şarkı çalınarak klibin gösterimi yapıldı. Bakan Yumaklı ve beraberindekiler ormanlık alana girerek kara yolundan atılan atıkları çocuklarla birlikte toplayıp, farkındalık gerçekleştirdi.
Bahçeli’den Türkçülük Günü mesajı
Bahçeli, 3 Mayıs Türkçülük Günü mesajında, “Türk milliyetçiliği, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu fikriyatı, Türk milletinin kurtuluş ilhamı, aynı zamanda var oluş iradesidir. Merhum Peyami Safa’nın isabetle temas ettiği üzere, yeni Türk devletinin iki ana davasından birisi çağdaşlaşmak ise diğeri milliyetçiliktir. Şayet millet ortak değerler etrafında kenetlenmişse, şayet birlik ve dayanışma hissiyatıyla kaderini tayin etmişse, bunun dibacesi, en bariz dinamiği milliyetçiliktir.
3 Mayıs meşalesi, esas itibarıyla Türk milliyetçilerinin iç ve dış çalkantılar karşısında göstermiş oldukları direncin aydınlığı; baskı, dayatma ve zor şartlarda sivil, meşru ve demokratik duruşun ahkamıdır. Merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın dediği gibi, 3 Mayıs milli şuurun ayağa kalkışı, küresel güç blokları arasında sarkaç gibi gidip gelen köşesiz politikalara karşı Türk milliyetçilerinin hür ve ahlaki direniş kararıdır. Bugün bir bayram veya kutlama gününden ziyade bir idrak, bir ifade, bir anma, istikbale yönelik milliyetçi çağrının maşeri vicdanda kök salma özleminin bir hamlesidir” dedi.
Bahçeli, 1 Mayıs kutlamalarına değinerek, “Emek ve değer nedir bilmeyen, adalet ve hukuk nedir tanımayan; yağma, talan ve yıkımı ideoloji haline getiren başıbozuk güruhun 1 Mayıs’ta sahneledikleri vandallıklar medeniyet ve meşruiyet ölçüleriyle bağdaşmazken, Türk milliyetçilerinin tam 80 yıl evvel kanuni sınırlar içinde, fikir ve demokrasi namusuna riayet ederek yaptıkları gösteriler hala takdir ve tazimle hatırlanmaktadır. Diyor ya Merhum Hüseyin Nihal Atsız; ‘Maviyi unutsak bile mazi kökümüzdür, en tatlı gülen yüz bize mazideki yüzdür.’ İnancım odur ki, mazinin parlayan yüzü hiç solmayacak, Türk tarihinin derinliklerinden çağlayarak yükselen milliyetçi çağrı Türk milletinin diriliş azmini canlı tutacak, geleceğini de inşa ve ihya edecektir. Dünyanın çetin ve çetrefilli bir tarih aralığında, İkinci Dünya Savaşı’nın beşeriyeti yakıp yıktığı bir zaman sürecinde Merhum Hüseyin Nihal Atsız’ın devrin Başbakanına yazmış olduğu iki açık mektup sonucunda başlayan 1944 Türkçülük ve Turancılık Davası’nın 80’inci yıl dönümünde, Türk milliyetçiliğinin merhum ve muhterem inanç anıtlarını rahmetle, hürmetle, minnetle anıyorum. 3 Mayıs ruhunun, Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşma mücadelesinde sahip olduğumuz milli şuura daha da güç ve feyz vermesini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.