Bakan Yumaklı, Ankara'da, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün düzenlediği 'Dünya Su Günü' programına katıldı. Bakan Yumaklı, Türkiye'nin, su sıkıntısı çeken ülkeler arasında bulunduğunu ve daha fazla suya ihtiyaç olduğunu belirterek, "Ülkemiz Akdeniz Havzasında olması nedeniyle küresel iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkeler arasında yer alıyor. Bu etkiyi son dönemde önemli ölçüde hissetmeye başladık. Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO), dünyanın son 10 yılını değerlendirdiği raporunda; tarihteki en sıcak 10 yıl olduğunu, aşırı iklim olaylarında rekor artış yaşandığını, sıcak hava dalgaları, sel, kuraklık ve orman yangınlarının insan hayatını olumsuz yönde etkilediğini, milyarlarca dolar ekonomik zarara neden olduğunu vurguluyor" dedi.

Bu durumun yansıması olarak Türkiye'de kuraklık, orman yangınları, sel ve felaketler yaşandığına dikkat çeken Yumaklı, "2030’da ülkemizde su kaynakları %20 oranında azalırken, nüfusumuzun %10 oranında artması bekleniyor. 2050’de artan nüfusla birlikte gıda ihtiyacını karşılamak için %65-70 daha fazla gıdaya, bu gıdayı üretmek için de %55 daha fazla suya ihtiyacımız olacak" ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE SU ZENGİNİ BİR ÜLKE DEĞİL

Türkiye'nin, bin 313 metreküp kişi başı su kullanım potansiyeli ile su stresi çeken bir ülke konumunda olduğunu belirten Yumaklı, bu oranın yıldan yıla daha da azaldığına dikkat çekerek, "Bu nedenle, genel kanının aksine, Türkiye su zengini bir ülke değildir. Biz de su kaynaklarımızın korunması ve verimli kullanılması için gerekli önlemleri şimdiden alıyoruz. Bu kapsamda son 22 yılda DSİ eliyle önemli yatırımları hayata geçirdik. Su ve sulama alanında güncel rakamlarla 2 trilyon 400 milyar lira yatırımla 10 binden fazla projeye imza attık. Mavi vatanımızı korumak için; bin 744 baraj ve gölet inşa ettik. İçme suyu tesisleri hizmete aldık. Çok sayıda taşkın koruma ve atık su arıtma tesisleri kurduk. Ayrıca yeraltı barajları inşa ediyoruz. Sulama projelerimiz ile bereketli topraklarımızı suya kavuşturuyoruz. Bu kapsamda tarımsal sulamada; su kaynağından bitkiye kadarki mesafede, suyu kapalı sistemde götürmek için büyük gayret sarf ediyoruz. Şu anda %35 olan bu oranı, ilk aşamada %50’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Çiftçilerimize sulama suyunu verimli kullanmaları için, bireysel basınçlı sulama sistemi alımlarında %50 hibe desteği veriyoruz" dedi.

SUYUMUZU DAHA TASARRUFLU KULLANMALIYIZ

Bakan Yumaklı, 'TarımCebimde' uygulamasına ekledikleri yeni modülle çiftçinin ekeceği ürünle ilgili karar alma sürecini kolaylaştırdıklarını belirterek, "Artık üreticilerimiz, yetiştirilen bitki, toprak ve sulama yöntemlerini seçerek en doğru sulama programına en kısa yoldan ulaşabiliyor. Eğer bu yatırımları ve çalışmaları yapmazsak, su sıkıntısı yaşayan ülkeler arasında yer alma tehdidiyle karşı karşıya kalacağız. Su zengini olmadığımız için, sınırlı su kaynaklarımızın sorumlu ve sürdürülebilir kullanımına büyük önem vermemiz gerekiyor. Biz de bu amaç etrafında, kamu kurumlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız ve özel sektör işbirliğinde çalışmalarımızı hız kesmeden sürdüreceğiz. Kamu-özel bütün kurumlarımızı, sivil toplum kuruluşlarımızı, hülasa kimseyi geride bırakmadan, bütün vatandaşlarımızın katılımıyla, topyekun bir seferberlik ruhuyla suyumuzu daha tasarruflu ve verimli kullanmalıyız.

Su verimliliği kültürünün yaygınlaştırılması ve su verimliliği uygulamalarının hayata geçirilmesi için çalışmalarımıza önümüzdeki dönemde hız vereceğiz" ifadelerini kullandı.

TOHUM DAĞITIMINA KATILDI

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 'Dünya Su Günü' programının ardından 'Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projesi' kapsamında Ankara'nın Mamak ilçesinde düzenlenen Tohum Dağıtım Programı'na katıldı. Yumaklı, bakanlık olarak dokunmadıkları ilçe ve mahallenin olmadığını belirterek, "Elbette çok geniş bir taşra teşkilatına sahibiz ama yüz yüze konuşmanın avantajını görüyoruz. Bu bizim için son derece mutluluk verici bir şey. Hakikaten tahmin edilenin de ötesinde çok ciddi bir tarımsal üretim potansiyeline sahibiz. Bu potansiyeli harekete geçirmek için zaman zaman birtakım projeler yapılıyor. Tohum desteği gibi farklı desteklere kadar pek çok şey yapıyoruz ancak son 1-1,5 yıldır kent tarımı dediğimiz bir şeyi devreye sokmaya çalışıyoruz. O da nedir? Ankara, İstanbul, İzmir gibi şehrin merkezi itibarıyla üretemeyen ama etrafında çok büyük bir potansiyele sahip olan şehirlerde kent tarımını uygulayalım diyoruz" dedi.

YEREL YÖNETİMLERİN SON DERECE BÜYÜK ÖNEMİ VAR

Mamak'taki projelerin hızlandırılması gerektiğini ifade eden Yumaklı, "Sizlerin ürettiklerini çok uzağa gitmeden, 'Nereye satacağız' diye düşünmeden üretip, buralara çok hızlı bir şekilde ulaşmasını sağlamak gerekiyor. İşte bunun yapabilmek için en önemlisi, sizleri temsil eden yerel yönetimlerdeki idarecilerimiz. Bununla alakalı Mamak'ta da birtakım projeler vardı ama bunları hızlandırmamız gerekiyor. Dolayısıyla tekrar edeyim. Burada yerel yönetimlerin son derece büyük bir önemi var. Çünkü onlar sürekli sizlerle hemhal oldukları için daha hızlı, daha çabuk sonuç alınabilecek konuları onlar çok daha iyi bir şekilde takip edebiliyorlar" diye konuştu.

3-5 SENE YATIP SONRA YAPACAĞIZ DEMEKLE OLMUYOR

2023 Mayıs ayından itibaren Türkiye'deki tarım anlayışını gelecek yıllarda değiştirmek üzere çalışmalara başladıklarını vurgulayan Yumaklı, "Her yaptığımız işi planlayalım, suyumuzu verimli şekilde kullanalım, su götürmeniz gereken yerler varsa planlamamızı hızlıca yapalım. Bu çerçevede Türkiye'deki 925 ilçenin ve il merkezlerinin yeniden tarımsal üretimi bir daha planlamak üzere çalışmaya başlayalım. Burada şu an ilçe ve il tarım müdürümüz var. Sizin burada hep birlikte daha geliri yüksek, daha uygun neler üretilebilirim çalışmasını zaten onlar yaptılar. Nisan ayıyla beraber sizlerle konuşmaya başlayacaklar. Mamak'ta sizlerin bu konuda teveccühleriniz gerekiyor. Önümüzdeki dönemlerin sizler için iyi, verimli olabilmesi için bizlerin tahayyülleri ile yerel yönetimlerin tahayyüllerinin bir arada, sizlerin daha müreffeh bir hale gelebilmenizi sağlamak için teveccühleriniz gerekiyor. Büyükşehir Belediyesi'nin de bunlara katkıda bulunması gerekiyor. 3-5 sene yatıp, sonra 'Yapacağız' demekle olmuyor. Yaptıkları yapacaklarının teminatı olan Turgut Altınok başkanımıza da teveccühlerinizi istirham ediyorum" dedi. Yumaklı, konuşmasının ardından Mamaklı çiftçilere nohut tohumu dağıttı.