Süper Lig'in 30'uncu haftasında Trabzonspor, konuk ettiği Fenerbahçe'ye 3-2 mağlup oldu. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı açıklamalarda bulundu. Saha dışını konuşmak istemediğini aktaran Abdullah Avcı, "Bugün oyun planımız, stratejimiz özellikle merkez orta sahadaki ikili Berat ile Mendy ile oynayıp önde şiddetli baskılar yapıp rakibin baskıda yaptığı hataları doğru bir şekilde kullanmak, direkt oyuna gitmek sonra da çalıştığımız organizasyonları iyi kullanmaktı. Oyunun ilk 15 dakikası biz bu oyuna hakim olamadık, baskıları doğru yapamadık. Özellikle merkez orta sahada daha sert daha agresif planladığımız rakibi geri döndürmek, püskürtmek gibi bir durumu oluşturamadık 15 dakikada. O arada rakibin orta sahasındaki oyuncu sağ ayağı ile ceza sahasının dışından şut attı. Biz de iki merkez orta sahasından bir tanesi ceza sahasının üzerinde bir tanesi de yanında yoktu, yani karşılamada sıkıntımız var ve bu gol oldu. Olabilir, bu oyunun içinde var. Devre biterken oyunun süreleri, anları ve dakikaları vardır. Bakarsın devre 1-0 bitsin, ona göre hamleler yapacağız diye düşünürken yine kenardan taç atışından devam eden çok basit ama enine blok kuran gene merkezden giren iki oyuncunun bu sefer buluşup karşı karşıya kaldığı pozisyonda 2-0 ile içeriye girdik. Ama 15 dakikadan sonra oyuna hakim olduk ancak üretken değildik. Net bir şekilde topa sahiptik. O ara fazla üretebilirdik belki yakaladığımız sonuçlandıramadığımız pozisyonlar vardı. Ama oyuna ortak olmaya başlamıştık" diye konuştu.

"PENALTIDAKİ POZİSYON KIRMIZI KART MI DEĞİL Mİ BİLMİYORUM"

İkinci yarıyı değerlendiren Abdullah Avcı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İkinci yarıda bir değişiklik yaptık, oyun formasyonumuzu değiştirdik. Tamamen oyunu domine eden bir durum oluşturduk. Devre arası da söyledim, 70 olur, 75 olur hiç sorun değil. Oyuna dahil olacaktık çünkü. Bardhi’nin attığı gol istediğimiz, planladığımız baskılı oyunu, hücumda kaybettiğimiz topu tekrar almak, topa sahip olmak, rakip de direnç gösteriyor. Sonrasında da bir penaltı. Ve 2-2’yi yakaladık. Penaltıdaki pozisyon kırmızı kart mı değil mi bilmiyorum. Hakem penaltıyı verdi, bunu bilgilendirirler herhalde, çok da yorum yapmak istemiyorum, rakip eksik kalabilirdi bilmiyorum. Sonrasında da oyun geriden gelip seyircimizin de özellikle bunu her zaman söylüyorum olumlu olduğunda bizi ittiği olumsuz olduğunda aşağıya çektiği bir durum var. Özellikle 2-1’den sonra bize verdikleri destekten sonra bizi son derece iyi ittiler. Bu arada 2-2’yi yakaladık. Tamamen oyunu domine edip 3-2’yi yakalayıp maçı belki koparmayı düşünürken yine söylüyorum ve bilgilenmek istiyorum. Gerçi bilgilenmeyeceğim, bilgilendirilmeyeceğim, seyrettiğim için konuşuyorum burada böyle, bana göre net hatta havada iken iki tane faul bir tane de değil. Hoca da kaçırabilir mi, oyunun içinde kaçırır ama VAR diye bir şey var, en azından çağrılır bakılır veya karar verilir" ifadelerini kullandı.

"MAÇ SONU İLE İLGİLİ ÜZÜNTÜLÜYÜM"

Karşılaşmanın bitiş düdüğünün ardından saha içinde yaşananlar nedeniyle üzüntülü olduğunu söyleyen Avcı, "Üzüntüm şu, oyun olarak söylüyorum bu kadar geri dönüşle vazgeçmeden oyunu domine edip Avrupa’da ve ligde iyi giden bir takıma karşı geriden gelip maçı kazanmak varken bana göre faul değil, devamında gol yiyoruz. Ondan sonra çok basit fauller lehimize verdi ama mesafe çok uzaktı. Bu oyunu kaybettik, olumlu tarafı bizim için geri dönüşler, oyunda sağlıklı tepkiler, vazgeçmeden devam etmek bunu biraz daha genele yaymamız lazım. Maç sonu ile ilgili üzüntülüyüm. Bunu senelerce sahanın içinde 68’e 105’in içinde kalmaya çalışan bir teknik adam olarak söylüyorum. Konuşarak da değiştiremeyeceğim, uzak kalmaya çalışacağım, kalabildiğim kadar kalacağım. Devre arasında da İsmail Hocaya söyledim. Kendi ifade etti mi bilmiyorum, ‘Lütfen hocam. Karşılıklı hiçbir şey olmasın, burada buna benzer çok sıkıntılar yaşandı. Lütfen oyunun içinde kalalım’ söyledim” şeklinde konuştu.

“FUTBOLUN İYİLEŞTİRME GÜCÜNÜ KULLANAMADIK”

Abdullah Avcı, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

"Maç sonrasında ben sadece şunu değerlendirmek istiyorum, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu bizle veya rakibimizle ilgili nasıl bir karar verecek, neler gördüler, ne oldu, merak ediyorum. Ne çıkacak, biz de zarar göreceğiz herhalde rakip de görecek herhalde. Sonunu merak ediyorum. Yaşanmaması gereken. Türk futbolunun artık tamamen kaosla beslendiği, gerginliklerin devamlı yaşandığı, futbolun iyileştirme gücünü bir türlü kullanamadığımız ve daha da sıkıntıya gittiği… Şampiyon olduktan 24 saat sonra aslında yeni sezon planlaması yapılacak ama bu bıraktığımız izler sağlıklı izler değil. Onun için üzüntülüyüm bu konuyla ilgili hem maçı kaybettiğimden dolayı hem yaşanan olaylardan dolayı çok üzüntülüyüm. Yapacak bir şey yok. Biz hedeflerimizin içinde net bir şekilde duruyoruz. Bugün bizim daha rahat olmamız gerekiyordu, tribünün de bizim de. 3’üncülük hedefimizde duruyoruz. Kupada yarı finaldeyiz, final oynayacağız belki kupayı kazanacağız. Şimdi sahamız kapanacak belki bilmiyorum, bu kadar olaylar oldu, rakip de ne olacak, PFDK nasıl kararlar verecek, hiçbir şey bilmiyorum. Onun için üzüntülüyüm. Bu kadar güzel 3-2. 2-0’dan 2-2, 3-2’ye dönecek yerde sahanın dışına çıktık yine. Onun için üzüntülüyüm bu konuyla ilgili. Futbolun iyileştirme gücünü kullanamadık. Üslubumuzu ve dilimizi değiştirmediğimiz sürece yüreğimizi de kalbimizi de değiştiremeyiz."